RepMan V. Repstorm çalıştayında itibar eğilimleri tartışıldı
RepMan İtibar Araştırmaları Merkezi tarafından düzenlenen beyin fırtınası toplantılarının 5. si Bahçeşehir Üniversitesi Galata kampüsünde 13 Aralık 2016 tarihinde gerçekleşti. Kurumsal iletişim yöneticileri, sivil toplum ve meslek kuruluşları temsilcileri, akademisyenler, medya mensupları, iş dünyası temsilcilerinden oluşan 33 kanaat önderinin katıldığı toplantıda “İtibar Eğilimleri” tartışıldı. Tam gün süreli toplantı üç bölümde gerçekleşti. Birinci bölümde bu yıl ilk kez RepMan İtibar Araştırmaları Merkezi tarafından gerçekleştirilen RESPECT Araştırması sonuçları paylaşıldı.
İkinci bölümde araştırma sonuçları tartışmaya açıldı. Üçüncü bölümde de Türkiye ve dünyadaki gelişmeler dikkate alındığında itibarlı şirket olmanın özellikleri nerelerde yoğunlaşıyor konusunda beyin fırtınası gerçekleştirildi.
RESPECT Araştırması sonuçlarını RepMan İtibar Araştırmaları Merkezi Danışma Kurulu Üyesi Nuran Aksu paylaştı. Ana başlıkları itibariyle araştırma sonuçları şöyle;
- CEO’ların gündeminde diğer yöneticilerden farlı olarak “globalleşme” ve “yenilikçi olup, sektörde öncü olma” konuları daha fazla yer alıyor
- CEO’lar geleceğe dair daha umutlu, daha enerjik bir tablo çiziyor (ya da Türkiye’deki şirketleri olduğundan daha başarılı görme eğilimindeler)
- Orta düzey yöneticiler insan mutluluğunu daha fazla önemserken, üst düzey ve CEO daha çok rekabette (daha hızlı) fark yaratacak konuları önemsiyor
- Anglosakson bakış açısı (Avrupa ve özellikle ABD) ile Japon bakış
- açısı çok farklı. Adil, etik, hesap verilebilir olma konuları Japonya da daha fazla içselleştirilmiştir durumda. O yüzden krizler genellikle batıdan çıkıyor. Japonların krize bakışı ve kriz yönetimiyle bunu fırsata çevirdikleri örnekler var (Toyota way)
- Yeni gelen nesillerle birlikte topluma değer verme ve yeşile (doğaya) duyarlı olma konuları artık daha fazla önem kazanıyor
İtibar eğilimlerinde gelecek dönem öne çıkacak hususlar ise özetle şöyle;
- İtibar bir kimlik meselesi, şirketler itibarlı olmak istiyorsa “ilkelerle” yönetilmeli. “Sözünün eri olmak” ve “bu bize yakışmaz” anlayışını benimseyen şirketler örnek gösterildi
- İtibar, CEO gündeminde yer alması için muhakkak finansallar ile ilişkilendirilmeli ve şirket içerisinde ölçülebilir hale getirilmeli
- CEO ve iletişimcilerin dili farklı. İkisinin ortak noktada buluşması için şirket yönetiminde (masada) kurumsal iletişimciler de yer kazanmalı
- Paydaşlar, itibar hakkında bilinçlendirilmeli, onlar itibar hakkında ne biliyor ne anlıyor araştırılmalı
- Gelecek dönemde şirketler için bir itibar karnesi oluşturmak ve buna uluslararası bir akreditasyon getirmek gerekiyor
- Geçtiğimiz yüzyılda girişimci ile yatırımcı aynı kişiydi. Bugün artık girişimci ile yatırımcı farklı kişiler. Yatırımcılar değil girişimciler arttığı zaman itibar daha değerli olacak. Böylelikle yatırımcılar için yatırım yapacağı girişim fark yaratacak.
- Türkiye halka açıklığın düşük olduğu bir ülke. Şirket daha yüksek oranda halka açılmadan itibar yönetimi düşünülemez
- Bugün bir çok şirket rakibinin yaşadığı krizden etkilenmeyeceğini düşünüyor ancak güvensizlik bulaşıcıdır, bir şirketin krizi tüm sektörü etkiliyor.
- İşini aşkla yapanların, işine gönülden bağlı olanların itibarı kendiliğinden oluşur.