Şirketlerin Marka Değeri ve İtibar Riskleri 6 Mart 2015 Cuma günü RepMan Forum 2015’te tartışıldı…

Basın Bülteni

İtibar yönetimi ile ilgili temel eğilimlerin tartışıldığı  RepMan Forumlarının dördüncüsü  6 Mart 2015 tarihinde Barbaros Point Otel İstanbul’da 125 iş dünyası temsilcisinin katılımıyla gerçekleştirildi. Forumun açılış konuşmaları RepMan Danışma Kurulu Üyesi Salim Kadıbeşegil, GfK Genel Müdürü Fulya Durmuş ve Allianz Türkiye CEO’su Solmaz Altın tarafından yapıldı. Diğer konuşmacılar arasında bu yıl Allianz Türkiye Kurumsal İletişim Başkanı Fatmanur Erdoğan, RepMan Danışma Kurulu Üyeleri; Nuran Aksu, Prof. Pekka Aula, Jouni Heinonen ve Dr. Markus Renner yer aldı.

 

RepMan Forum, kurumsal destekçi Allianz ve kurumsal hami GfK’nın katkılarıyla gerçekleştirildi. Stratejik ortaklar arasında Brand Finance, Etik ve İtibar Derneği, Kadir Has Üniversitesi, KSSD, TKYD-Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği ve Patika yer aldı. Internet üzerinden canlı yayınlanan foruma kayıt için katılımcılardan herhangi bir sivil toplum kuruluşuna istedikleri miktarda bağış yapmaları talep edildi.

 

Repman İtibar Arastirmalari Merkezi Danisma Kurulu Üyesi ve RepMan Forum 2015 Başkanı Salim Kadıbeşegil itibarin yönetilmesinin artık şirketler için birinci öncelik haline geldiğini anlattı ve şöyle devam etti; “Şirketlerin iyi, kötü veya çirkin olmaları kendi ellerinde. Bunu da o şirketi hangi değerler ve ilkelerle yönettikleri belirliyor. Bu forumlar itibar yönetimine ilgi duyanlarin birinci ağızdan bilgilendikleri bir platform olduğu icin konuyla ilgili eğilimler, gelişmeler ve değerlendirmeler katılımcılara değer katıyor.”

 

Allianz Türkiye CEO’su Solmaz Altın açılış konuşmasında sosyal sermaye ve güven duygusunun itibar ile ilişkisini  anlatırken, Japon asıllı Amerikalı düşünür Francis Fukuyama’nın “Güven: Sosyal Erdemler ve Refahın Yaratılması” isimli eserine değindi. Solmaz Altın, “Sosyal sermayeyi oluşturan temel güven unsurunun yabancılara duyulan güven olduğu belirtiliyor. Toplumda kişilerin sadece kendi yakın çevresi ve ailesiyle, sınırlı bir gruba duyduğu güven, zayıf bir sosyal sermaye olarak kabul ediliyor. Çünkü toplumda tanımadığımız, bize yabancı olan insanlara duyulan güven, risk alarak iş yapmayı kolaylaştırıyor. (…)  Sistemlere güvenin yaratılabilmesi için hep birlikte daha sorumlu hareket etmeli ve bunu yaparken de  sürdürülebilir büyümeden ödün vermemeliyiz. Fukuyama’nın belirttiği gibi “içtenliğin” topluma hâkim olması için kendimizden başlamalı ve her bir birey olarak örnek çalışmalarla yan yana hareket etmeyi önemsemeliyiz.” dedi.

 

GfK Genel Müdürü Fulya Durmuş ise tüketicinin artık çeşitlenen medya mecraları ile karşı karşıya olduğunu ve dijital dünyanın itibar yönetiminde belirleyici hale geldiğinin altını çizdi. Dijitalde neler olduğunu sürekli olarak dinlemek, itibarı kimin ve hangi faktörlerin etkilediğini takip etmek ve bu doğrultuda strateji geliştirmek gerektiğini anlattı.

 

Kurumsal marka yönetiminin itibar ile ilişkisini anlatan Allianz Türkiye Kurumsal İletişim Başkanı Fatmanur Erdoğan, Değişimleri körükleyen dinamikler, kültürlerimizin, inançlarımızın ve değerlerimizin, yaşam alışkanlıklarımızın da değişmesine sebep oluyor. Tüm bu değişim dinamikleri hem bizleri hem de kurumsal markalarımızı etkiliyor. Bizi biz yapan değerlerimiz değiştiği zaman, hayata verdiğimiz anlam da değişmeye başlıyor. Hayata verdiğimiz anlam değiştiğinde, kurumlardan, markalardan, ilişkilerden beklentilerimiz de değişmeye başlıyor. 21. yüzyılda “sosyal marka” yaratabilen kurumların güven veren ve itibar yaratan şirketler olacağını öngörüyoruz.  Allianz Türkiye için sosyal bir marka olmak, toplumun yaşam kalitesini artırabilmeyi, ve hizmetlerinde öncü olabilmeyi içeriyor. İşte bu yüzden Allianz olarak değişen dinamikleri önemsiyor, güven ve itibar kriterlerimizi evrilen kültürün değerleriyle örtüştürebilmek için emek veriyoruz.” dedi.

 

RepMan Danışma Kurulu üyesi Nuran Aksu ise şöyle konuştu, “Şirket yöneticilerinin itibar yönetimine verdikleri önem her gecen gün artiyor. Bunu  sayısı giderek artan itibar araştırmalarından de görebiliyoruz. Ama daha önemlisi şirketlerin itibar araştırmaları verilerini kurumsal stretjilerinin ana girdisi olarak kullanmaya başlamış olmaları. Böylece insan kaynaklarından finansa, satın almadan pazarlamaya kadar tüm stratejik kurgularına itibar yönetimini entegre edebiliyorlar. Önümüzdeki yakın donem şirket yöneticilerinin performans skorlarının ağırlığının itibar performansıyla ilişkilendirileceği bir dönem olacak.”

 

Branding-Institute CMR-AG Kurucu Ortağı ve RepMan Danışma Kurulu Üyesi Prof.Dr. Markus Renner en beğenilen şirketler listelerinin marka ve itibara katkılarını anlattı.  Renner tüm dünyada 500’den fazla marka-firma sıralaması yapıldığını anlattı. Bu sıralamaların itibarının da önemli olduğunu anlatan Renner sıralamaları incelerken sıralamayı hangi şirketin veya kurumun yaptığına da dikkat etmek gerektiğini vurguladı. Medyanın ve paydaşların yoğun ilgi gösterdiği bu sıralamalardan hepsinin değil ama bazılarının  sıralamada yer alan şirketlerin itibarına etkisi olduğunu anlattı.

 

Son bölümde Salim Kadıbeşegil’in moderatörlüğünde İtibar Riskleri; Sosyal Medya Gerçeği Karşısında İtibar Yönetimi başlıklı bir panel gerçekleştirildi. Panele RepMan Danışma Kurulu Üyesi ve Helsinki Üniversitesi’nde öğretim üyesi olan Prof. Dr. Pekka Aula ile Pohjoisranta Burson-Marsteller CEO’su ve  RepMan Danışma Kurulu Üyesi Jouni Heinonen katıldılar.

Pekka Aula sosyal medyada itibar yönetimi ile ilgili şunları söyledi; “İtibar modern şirketlerin sahip olduğu en önemli değerlerden biri. Sosyal medya klasik medya ile birlikte itibarın ve itibar yönetiminin geçmişte hiç bu kadar önemli olmadığı yeni bir iletişim ortamı yaratıyor.  Şirketler sosyal medyada itibarlarını yükseltmenin ve korumanın yollarını bulmalılar. Yeni iletişim devrimi çağında hayatta kalabilmek ve en yüksek faydayı sağlayabilmek şirketler itibar yönetimiyle ilgili daha donanımlı olmalılar. Stratejik itibar yönetimi bir yönetim kurulu meselesidir ve sadece pazarlama&iletişim bölümlerine bırakılamaz.”

 

Jouni Heinonen ise dijitalleşme ve sosyal medyanın gelişiminin kurumları yeni risklerle karşı karşıya bıraktığını ancak bu gelişmelerin itibarı yükseltmek anlamında önemli fırsatları da beraberinde getirdiğini anlattı. Dijital iletişim dünyasında da şeffaflık ve iyi bir kurumsal kültüre sahip olmanın itibarlı olmanın temeli olduğunu vurguladı.

 

Katılımcıların forum ile ilgili değerlendirmeleri #repmanforum2015 etiketi ile sosyal medyada yer aldı. 

 

Kurumsal marka, kurumsal itibar ve değerlerimiz

Fatmanur Erdoğan

RepMan Forum 2015 sunumu